Karakılçık Buğday Unu

Karakılçık buğday unu bizim en önem verdiğimiz, dedelerimizin üretmiş olduğu buğdayların aynısını üretmek için benzer koşulları sağladığımız ürünlerin başında gelir. Karakılçık buğdayı bizim için sıradan bir ürün değildir. Birçok üründe olduğu gibi karakılçık içinde yıllarca zararına üretim yapmayı göze aldık. Çünkü geçmişten gelen ve korunması gereken tohumları biliyorduk. 90’lı yıllardan sonra beyaz unların bütün buğdayları yok ettiği dönemlerde ve halkın bu konuda bilinçsiz olduğu dönemde de biz atalık tohumlara önem verdik. Geçmişimizden gelen tohumların terk edilmemesi gerektiğini hep savunduk. Bu kadar önem verdiğimiz buğdayımızı, taş değirmenlerde un haline getirdik. Bu şekilde birçok kişiye ulaşmasını sağlayacağız. Buralardan gelen paraları yine karakılçık buğdayına aktarmayı ve üretimini çoğaltmayı hedefliyoruz.

Karakılçık buğdayının önemi

Karakılçık bir atalık tohum cinsidir. Dünya üzerinde 14 adet atalık tohum buğday olduğu bilinmektedir. Bunlardan bir tanesi karakılçık buğdayıdır. Binlerce yıl öncesine geçmişi dayanır. Genel olarak Ege, Akdeniz, Güneydoğu bölgesinde üretimi yapılmıştır. Bu bölgelerde bulunan iklime ve toprak yapısına daha fazla uygundur. Karasal iklim için Siyez buğdayı daha uygundur.

Buğdayın içerisindeki yapılar, besleyicilik ciddi anlamda çok yüksektir. Aynı zamanda doğal ve insanlık tarihinin geçmişine uzanır. Bildiğiniz gibi insanlık tarihinde ne kadar ileri giderseniz, her zaman buğday ile karşılaşırsınız. Tabiki şimdiki buğdaylardan bahsetmiyorum. Hakiki atalık tohum olan karakılçık, siyez, kavılca gibi buğday türlerinden bahsediyoruz.

Endüstriyel buğday üretimine neden geçildi

Binlerce yıldır ürünlerden alınan tohumların tekrar ekilerek üretilmesi sonucu ürün yetiştirilmiştir. Binlerce yıllık tarım geleneğimize, ne oldu 70-80 yıl önce bozduk. Burada tabiki çok daha iyi akademisyenler açıklayabilir ama bizim düşüncemiz tüketim toplumu. Para hırsları, dünyanın şekillendirilmesi, fakir-zengin dengesizliği gibi durumlar bunları etkilediğini düşünüyorum.

Sanayinin gelişmesi ile şehirlerde çalışacak insanlar gerekiyordu. İnsanlar şehirlere göç edince, köylerde yaşayan insanların doyuramayacağı düşünüldü. Bu sebeple yapılan çalışmalarda melezleme yoluyla hibrit tohumlar, GDO’lu tohumlar üretildi. Nasıl olduğunu halen aklımın almadığı şekilde bütün atalık tohumlar yok edildi.

2000’li yıllarda en ücra köylerdeki yaşlı teyzelere bile gittiğimizde ellerinde 1 tane bile atalık tohum kalmadığını gördük. Bu nasıl başarılmıştı, ciddi anlamda çok acayip bir durumdu. Köylülere bedava tohumlar dağıtıldı, üretmiş olduğu buğdaylar yüksek fiyatlara alındı. Yüksek verim için kimyasal ilaç, gübreler önerildi. Hatta bunlar ücretsize yakın dağıtıldı.

Atalık tohumlara oranla daha fazla buğday, tohum üretmeye gerek yoktu, daha fazla saman ve işçiliği çok daha kolaydı. Tabiki bütün köylüler hemen bu buğday türlerine geçtiler. Buğdayın rengide bembeyazdı. Tüketici için harika bir görüntüydü. Diğer buğdayları üretenler satış bile yapamaz hale geldiler.

Karakılçık buğdayı ile hibrit tohum tohum arasındaki üretim farkı

Karakılçık buğdayı ile hibrit tohum arasında inanılmaz farklar vardır. Bir üretici olarak sizlere üretim aşamalarından bahsedeceğim. İçerik ve yapısını internette çok daha iyi araştıran akademisyenler vardır.

Karakılçık buğdayının kaliteli olarak yetişmesi için toprağın bakir olması gerekir. Daha önce toprakta kimyasal işlem yapılmaması önemlidir. Karakılçık buğdayı üretirken geçmişi düşünmek ve geleneksel tarım ile üretim yapmak gerekir. Şu anda üretilmiş olan kimyasal gübreler, ilaçlar ile karakılçık buğdayı yetiştiremezsiniz. Çünkü karakılçık sadece bir buğday değildir. Aynı zamanda toprağı korur, toprağın içindeki bakterileri yaşatır, toprağın dengesini sağlar.

Toprağı koruduğu ile ilgili size 1 örnek vereyim. Daha iyi anlayabilirsiniz.

Toprakta kimyasal gübre, ilaç işlemi yapıldığını düşünelim. Bu toprağın temizlenmesi en az 5-6 yıldır. Toprakta 5-6 yıl herhangi bir işlem yapılmaz ve kendini temizler. Tabiki herhangi bir ekim yapılmadığı için verimsiz bir toprak olacaktır. Sonrasında toprağı verimli hale getirmeniz 3-4 yılınızı alacaktır. Yani 10 yıllık bir kayıptan bahsediyorum.

Yine aynı toprağı düşünelim. Kimyasal işlem yapılmış toprağa karakılçık buğdayı ekelim. Bir sonraki sene ürün değişimi yapalım. Arpa, mısır gibi ürünler ekelim. 3.yıl yine karakılçık buğdayı ekelim. Toprağınız 3.yılın sonunda tertemiz olacaktır. Aynı zamanda bütün verimi korunarak temiz olacaktır. Üçüncü yıldan itibaren toprağınızda istediğiniz gibi üretim yapabilirsiniz.

Karakılçık buğdayı toprağın dengesini bozan ve toprakta bulunmaması gereken bütün kimyasalları üzerine çeker. Bu sayede toprağın kimyasaldan temizlenmesi sağlanır. Aynı zamanda kökleri ile toprağın gelişmesini ve bakteriler üretmesini sağlar. Doğal dengeyi hemen uygun hale getirecektir. Bizler doğayı ne kadar bozsak bile 1 tane atalık tohum bütün dünyayı yeniden şekillendirebilir. Bu yüzden doğanın kendi genetiği aslında hiç değişmiyor.

Karakılçık buğday unu nasıl öğütülüyor

Karakılçık buğdayımızı eski usul taş değirmende öğütüyoruz. Unların hızlıca bozulmasını engellemek ve kaliteli olmasını sağlamak için un haline hemen getirmiyoruz. Buğday olarak saklıyoruz ve 15-20 gün içerisinde satacağımız buğdayı, un haline getiriyoruz. Bu sayede sizlere ulaşan unların sağlıklı, uzun süre dayanıklı olmasını sağlıyoruz.

Taş değirmende öğütme işlemini yaptığımız karakılçık buğdaylar kalitesini korumaktadır. Hiçbir endüstriyel işlemden geçmeden un haline gelmektedir.

Karakılçık ile ilgili amacımız

Karakılçık buğday üretimini her yıl arttırarak devam ediyoruz. 2023 yılında ilk defa un satışına da başladık. Un satışından yapılan kazancı, yine karakılçık üretimine aktaracağız. Karaot Köyü’nün boş tarlalarının tamamında karakılçık buğdayı üretilmesini istiyoruz. Kınalı bamya için yapmış olduğumuz dönüşümün benzerini karakılçık içinde yapmak istiyoruz. 2023 yılı itibariyle 10 dönüm bir alanda karakılçık üretimi yapıyoruz. Bir sonraki yıl 15 dönüme çıkarmayı hedefliyoruz. Sizlerin karakılçık istekleri ve taleplerine göre tabiki üretimimizi şekillendireceğiz.

Karakılçık ve hibrit tohum üretim maliyet ve kazancı

Hibrit tohumlar dönümde 800kg civarında verim vermektedir. Karakılçık buğdayı dönümde 250kg verim vermektedir. Üretim farkı 4 kata yakındır.

Ancak maliyet durumuna baktığımızda karakılçık buğdayı için maliyet çok azdır diyebiliriz. Çünkü bir önceki yıldan ayırdığınız tohumu kullanırsınız. Kimyasal ilaç, gübre gerektirmez. Hayvan gübresi ile toprağı güçlendirmeniz yeterli olacaktır.

Hibrit tohumlar için yüksek tohum maliyeti, kimyasal ilaç, kimyasal gübreler kullanmanız gerekir. Aynı zamanda hibrit tohumları bol bol sulamanız gerekir.

Karaot Köyü’müzün belki de en değerli ürünlerinden karakılçık buğday unu için sipariş vermek için mağaza bölümünü ziyaret edebilirsiniz. Instagram sayfamız olan @karaotorganik adresiniz ziyaret edebilirsiniz.

Karaot Köyü Üreticileri olarak görüşlerinizi ve düşüncelerinizi yazmanız bizi mutlu eder.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Ana Sayfa
WhatsApp
Instagram
Alışveriş
0